Türk Medyasında Deprem Algısı: Marmara Depremi Örneği

Marmara depremi gerçekleştiğinde Türkiye’yi önemli derecede etkilemişti. Acaba medyanın duruşu nasıl oldu?

Marmara Depreminin Türk medayasındaki algısı üzerine  Süleyman Demirel Üniversitesinde yapılan çalışmanın sonuçları değerlendirildiğinde, 17 Ağustos 1999 Marmara Depreminin ardından Türk toplumunda depreme ilişkin mevcut algının yeniden tartışılmaya başlandığı görülmektedir. Yaşanılan depremin büyüklüğü ve yol açmış olduğu hasar da göz önüne alındığında, yeni bir sosyal ve fiziksel ortama geçiş söz konusudur. Gazete haberlerine yansıyan ifadelerde de yer aldığı gibi deprem öncesi hazırlıklı olma ve deprem sonrası arama kurtarma çalışmalarının önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Her ne kadar incelenen gazete haberlerinin birbirlerine benzer ifade örnekleri kullandıkları görülse de, toplumsal bilinç düzeyinin artışına katkı sağladıkları tartışılmazdır.

Türkiye’nin bir deprem bölgesi olduğu ve dayanıklı yapı inşa etmenin zorunluluğu bu tartışmalarda en kazanımlı tarafı oluşturmaktadır. Depremin ortaya çıkarmış olduğu diğer bir husus vatandaşlar arasında birlik ve beraberlik algısını güçlendirici özellikler taşımasıdır. Hayırseverlik ve yardımlaşma üzerinden ilerletilen bu çabanın sivil bir girişim özelliği taşıması da toplumsal insani dayanışma bağlarının güçlülüğüyle ifade edilebilir. Özellikle Akut gibi sivil toplum örgütlerinin varlığı ve çalışmaları önemli gelişmeler olarak yer almaktadır. Sivil girişimlerin toplumsal ihtiyaçlar ve beklentiler noktasında daha reel politik uygulamalara yapacağı katkılar tartışılmazdır. Zira devlet kurumlarının böyle büyük bir yıkımdaki desteğini yine insan faktörü olarak vatandaşlar yürütmekte ve sahiplenmektedir. Sivil girişimlerin birey devlet ilişkilerini güçlendirici ortak sahiplenmelere yol açıcı tarzda ilerletilmesi bu bağlamda önemsenmelidir.

Farklı bir bakışla, depremin yol açtığı diğer bir algı, dünya insanları arasındaki yardımlaşma, destek ve soruna birlikte yardımcı olabilme çabasıdır. Nitekim Türk Kurtarma Ekipleri yanında yabancı ülkelerden gelen kurtarma ekipleri ve maddi yardımlar, evrensel kültüre yapılmış olumlu katkılar olarak düşünülebilir. Bu tip yardımlaşmaların dünya barışına katkı sağlayacağı, insanın merkeze alındığı ve uluslararasındaki önyargıların eritilmesinde önemli olduğu söylenebilir.

Sonuç olarak araştırmanın verileri, Marmara Depremi sonrasında Türk medyasının deprem karşında ortaya koymuş olduğu sosyal refleksleri yansıtması açısından önemlidir. Diğer önemli bir nokta söz konusu depremin, yeni tartışma alanları başlatmış olmasıdır. Özellikle Marmara Depreminin yıkıcılığına karşın, Türk toplumunun deprem karşısındaki algısını yeni bir sorgulama sürecine ittiği ve bilinçlilik düzeyinin yükselmesine katkı yaptığı söylenebilir.

Bununla birlikte Marmara Depremi sonrasında toplum ve deprem konusunda somut olarak ne gibi düzenlemeler yapıldığı tartışılabilir görünmektedir. Bu nedenle insan/mekan ilişkisinin gözden geçirilmesine, proje üretebilme ve sonuçlarını izlemenin gerekliliğine, çevreyle olan ilişkilerimizin bir kültür ve varoluş sorunu olduğunun içselleştirmesine ihtiyaç vardır. Zira mekan insan, insanda mekandır.

Referans: Suat Kolukırık ve Meryem Tuna. TÜRK MEDYASINDA DEPREM ALGISI: MARMARA DEPREMİ ÖRNEĞİ. Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi .Bahar-2009 C.8 S.28 (286-298)

Eksiksiz malzemeleri ve eğitici içeriğiyle DEVAD Setini keşfedin.

Hemen Sipariş Ver